Seyyah Cupid'in Portekiz Maceralari

Erasmus öğrencisi olarak geldiğim Portekiz'deki maceralarımı aktaracağım bir blogdur bu...

Cuma, Ekim 20, 2006

Lisboa'da İlk Konser Deneyimi...

Size ilk postumda Luis ve Dazkarieh'den bahsetmiştim. Kötü hava şartları yüzünden konserleri 1 hafta ertelendikten sonra o gün geldi çattı. Luis kıyağını yaptı ve bana davetiye ayarladı. Normalde giriş 10 Euro idi. İşte davetiye böyle bir şey:

Konsere Alman arkadaş Judith ile Türk Arkadaş İhsan ile gittik. İhsan YTÜ makinada, arkadaşın arkadaşı aracılığıyla msn adresini bulmuştum, işte konser bahanesiyle o gün gerçekten tanışabildik.
Bu resmi Judith çektiği için o görünmüyor, ama bir önceki postta vardı resmi. İşte burası da konser mekanının önünde İhsan ve Ben. Konser Mosterio de Jeronimos, Arkeoloji müzesi bahçesinde, Belem'deydi. Gece yapılan ışıklandırmayla atmosfer acaip hoş görünüyordu. İşte bu resimde girişteki poster. Biz saat 20.45 gibi mekandaydık. Önce biletlerimizi aldık. Baktık hala vakit var Pasteis de Belem'e gidelim dedik. Orda tatlı yiyi tatlı konuştuktan sonra 21.30'da konser mekanına gittik. Baya bir kalabalık kapının önünde bekliyordu. 22.00 gibi içeri girdik ve gördüğümüz manzara bizi büyüledi. İstanbul Arkeoloji Müzesi'ndeki konser atmosferini anımsattı bana birden (buradan Başo'ya selam ederim :) ) Konser başlangıcından önceki müzikler kulağa çok tanıdık geliyordu. Hatta bir tanesi Deniz Seki'nin coverladığı bir şarkının müziğiydi. Konser çıkısı Baltazar'a sordum çalınan CD de türk şarkı varmıydı diye. 3 tane şarkı varmış Ömer Faruk diye birinden. Ben tanımıyorum ama güzel müzik yapıyormuş.
Konser 22.15 gibi başladı. Geleneksel Portekiz müziklerinin modern düzenlemeleri, irlanda müzikleri ağır basıyordu. Bizi en çok büyüleyen ise bir kişinin en az 2 enstrüman çalmasıydı. Hele bir de
Vasco'nun (sanırım adı buydu emin degilim) çaldığı bir enstrüman vardı ki adını bilmiyorum ama acaip komplike bir şeydi. İsveç halk müziği enstrümanıymış org-keman-akordeon karışımı gibi bir şeydi. Görülmesi gereken bir enstrüman. Şarkı söyleyen ablamızın sesi de muhteşemdi. Tam müzik konseptine uygundu. Tam bir DÜNYA MÜZİĞİ yapıyorlar: mandolin, tef, darbuka, isveç aleti, tulum, buzuki, cajon ve ismini bilmedipim daha bir kaç alet. Baltazar'ın bu resmini çok seviyorum. Sanki yukarıdan ona ilahi bir güç geliyor. Onda zaten var biraz ruhanilik. Kendisi Aralık'da Mevlana kutlamaları için Türkiye'de olacakmış.
Bu da posterlerini aşırmamdan önceki son görüntü. Sonra posterlerini hatıra olarak aldım, ama çok ıslaktı ve zımba deliklerinden çok yıpranmıştı. Konser sonunda Luis ben sana yenisini veririm diyince boşuna kasmış oldum ya neyse. Şimdi bu Post aracılığıyla POZITIF yetkililerine seslenmek istiyorum. BU grup RockNCoke 2007'ye gelmelidir. Eminim seyirci performanslarına bayılacaktır. Bu yazıyı okuduktan sonra siz de onların şarkılarını merak ettiyseniz şu sayfadan bir kaç şarkılarını dinleyebilirsiniz: http://www.myspace.com/dazkarieh
Konserde 2 kere bis yaptılar. Konser alanını en son terkedenlerden olduk. Saat 02.00 gibi grupla kutlama yapmak için Bairro Alto'ya gittik. Bu oraya ilk gidişimdi. Burası bir sokak ve dışarıya servis yapan barlar sıralanmış. Çok Çok kalabalık ve her çeşit insan olduğu için biraz tehlikeli bir mekandı. İki türk olarak pek tutmadık mekanı. Çapulcu mekanı olarak adlandırdık ve saat 03.30 civarında 2 türk 1 alman olarak müzik dolu gecemizi noktaladık.
Şimdi Kasım başında TOOL konseri var. Henüz bilet almadık ama ona da gitmeyi düşünüyoruz. Eeee fırsatları değerlendirmek lazım...
Herkese bol müzik dolu günler. :)

0 Comments:

Yorum Gönder

<< Home