Colombo'yu Keşfetmek...
Lizbon'da 6 günümü geride bırakmışım. Perşembe'den beri çok heyecanlı bir şey yapmamama, şehri keşfe çıkmamama rağmen günler kolay geçiyor. Bu 6 günün 4ünde süpermarkete giderek sanırım kendi çapımda bir rekora imza attım. 3 tane farklı süpermarketle tanıştım. Az çok fiyatları karşılaştırma, yiyecek çeşitlerine göz atma fırsatı buldum. Şimdiye kadar yaptığım harcamaların çoğunu da bu süpermarketlerde yaptım.
Kaldığım yere en yakın olanı AMOREIRAS (www.amoreiras.com) adlı alışveriş merkezinin içinde bulunan Jumbo/Pao Azuçar. Burası nispeten daha pahalı bir marketmiş. Ama yakın olması nedeniyle tercih ediyorum. Maalesef her şey bulunmuyor, mesela adam gibi et kesme bıçağı bulamadım, seramik kupa yok. Genelde yiyecek ağırlıklı.
İkinci süpermarketten bir önceki postta bahsetmiştim. Minipreço Türkiye'deki Diasa'ların tıpkısının aynısı. Çeşit açısından da kıtlık çekiyor, ancak ucuz olduğu için tercih edilebilir. Oturduğum yere 15-20dk yürüme mesafesinde.
Gelelim son gittiğim süpermarkete. Continental adlı bu hayat kurtarıcı süpermarket Colombo adlı büyük alışveriş merkezinin giriş katında bulunuyor(www.colombo.pt) . Hep Kristof Colomb keşfedecek değil ya, bu sefer de ben onu keşfettim (iğrenç espri biliorum :p ) Ulaşım çok kolaydı. Metro'nun mavi hattına biniyorsunuz, Colegio Militar durağında indiğinizde Colombo levhalarını takip ettiğinizde içine çıkıyorsunuz. Okuma yazmanız yoksa kalabalığı takip ettiğiniz zamanda oraya ulaşacağınıza eminim. Colombo Bizim Akmerkez ile Cevahir karışımı bir yer. Sanırım Lizbon'un en büyük alışveriş merkezi. Metro durağından inen insan seline bakınca da en popüler alışveriş merkezi denilebilir sanırım. Web sayfasına bakmaya üşenenler için aşağıya bir foto koyuyorum.
Açıkçası Colombo'yu öyle alt üst etmedim. Gidiş amacım eksiğim olan havlu, tava ve tencere almaktı. 5 gün içinde karşıma böyle şeyleri alabileceğim bir yer çıkmadı. Bir de öyle her yerden alınmaz, öğrenci işi olmalı, ucuz ve kullanışlı yani. Continental bana biraz Carrefour'u hatırlattı. Bir sür EU malını burda bulmak mümkün. Belki vardır ama ben Türk malına rastlamadım. Yaklaşık 2 saatimi burada geçirdim. Envai çeşit kırtasiye malzemesine tek tek bakmaktan kendimi alamadım, ama ilk defa kendimi tuttum ve sadece 1 parça kırtasiye ile o reyondan uzaklaştım. Tencere, tava, et kesme bıçağı ve havlu almanın mutluluğunu yaşadım. Artık %90 kapasitede yemek yapabiliyorum. İlk menümde salata, balık kroket ve Diet kola vardı. 2. menümde de peynirli tortellini yaptım, üzerine yoğurt ve domates püresi. Oh Oh! Luis yemek yediğimiz akşam her yemekle yoğurt yememiz üzerine bir sürü espri yapmıştı, onun kulaklarını çınlattım yerken.
Artık geriye tek tük eksiğim kaldı. 1 tane çorba kasesi, 1 tane seramik kupa ve toz şeker. Buraya geldim açayip çay içesim geldi. Burda kahve daha popüler. Lipton poşet çay aldım ama bardak olmadığı için henüz sallayamadım.
Aklıma gelmişken burdan Babamı ve Annemi saygıyla anmak istiyorum. Süpermarketten onca eşyayı taşımanın ne denli zor olduğunu bir kez daha anladım. Allahtan Beytepe yıllarımdan biraz idmanlıyım. Ayrıca gima.com.tr (gima sen-al market) ile Migros sanal marketinini de takdir etmeden geçemeyeceğim. Burda maalesef öyle bir servis yokmuş. Olsaydı hayat kesinlikle daha kolay olurdu.
Buralara gelmeyi düşünen Erasmuscular olursa diye fikir vermek için bir kaç şeyin fiyatını yazarak bu postu sonlandırayım.
Kepekli Tost Ekmeği 0.54 Euro, 15'li Balık Kroket 1.99 Euro, 3'lü küçük konserve mısır (dia marka ki TRde de benim favorimdir) 0.96 Euro, 1,5 lt Su 0.38 Euro, 1,5 lt Diet Coca Cola 1.04 Euro, 10'lu Lipton Poşet Çay 0.54 Euro, 24 cm'lik Teflon Tava (tabii ki dandik marka) 4.29 Euro.
0 Comments:
Yorum Gönder
<< Home